Bağlanma stilleri, çocuklukta şekillenir ve yetişkinlikte kurulan ilişkiler üzerinde etkilidir. Özellikle 0-2 yaş arası anne-çocuk ilişkisi, çocuğun temel güven duygusunun şekillenmesinde ve bağ kurulmasında rol oynar. İlerleyen zamanlarda bireylerin daha güvenli ilişki yaşamaları için çocukluğun ilk iki yıl da anne veya özbakım veren kişi ile güvenli bir bağ kurulmuş olması gerekmektedir.

Yapılan araştırmalara göre üç temel bağlanma stili (güvenli, kaçıngan ve kaygılı) olduğundan söz edebiliriz.

Güvenli bağlanan çocuk, annesinden/bakım veren kişiden ayrıldığında huzursuzluk göstermesine rağmen, o kişinin geri geleceğine dair bir güveni vardır ve o kişi ortama geri döndüğünde çocuk neşelenir. Güvenli bağlanan çocuk, yetişkinliğinde, karşısındaki kişiye daha olumlu yaklaşma eğilimdedir. Genellikle, güvenli bağlanan insanların sosyal ilişkilerinin daha kuvvetli olduğu, ilişkilerinde duygularını daha rahat paylaştıkları ve daha uzun süreli ve güven temelli ilişkiler yaşadığından, ilişkilerinde daha stabil ve mutlu oldukları gözlemlenmiştir.

Kaçıngan bağlanmış çocuk, annesini/bakım veren kişiyi yok sayma eğilimindedir. Annesinden ayrılmak çocuğu etkilemez. Kaçıngan bağlanma stiline sahip olan kişiler genelde yakın ilişki kurmaktan kaçma eğilimindedirler. Buna bağlı olarak kendi duygularını ilişkilerinde çok yansıtamazlar ve bağımsız tavır sergileyebilirler.

Kaygılı bağlanmış çocuk, anneden/bakım veren kişiye karşı hem yakın olmak isterler hem de o kişi ile temas kurmaya karşı direnç gösterirler.

Kaygılı bağlanma stiline sahip olan çocuklar, yetişkinliklerinde daha çok terkedilme korkusuna sahip oldukları için yaşadıkları ilişkilerde daha tepkisel tutum sergilerler ve partnerlerinin sürekli bir güvence vermeleri beklerler.

Partnerler birbirlerini tercih ederken, sahip oldukları bağlanma şeklinin etkisi vardır; ancak bağlanma stilimiz kaderimiz değildir. Düşünce ve davranış şeklimizi fark etmek, değişmek için ve isteklerimiz doğrultusunda daha kendimizi daha mutlu hissedeceğimiz ilişkiler kurmak için önemli bir adımdır.